Kanada’nın Britanya Kolumbiyası eyaletinde yeri belirtilmemiş mezarlar ve kayıp çocuklarla ilgili üç yatılı okul ile bir hastanede yapılan araştırmada en az 158 çocuğun öldüğü ortaya çıktı.
Kanada’da eski yatılı kilise okullarının bulunduğu bölgelerde araştırma yapan “The Indigenous Sto: lo First Nation” isimli topluluk, üç eski yatılı okul ve bir yerli hastanede yaptığı arşiv taramasına ilişkin basın açıklaması yaptı.
Araştırmacılar, 158 çocuğun hastalık, kaza ve bilinmeyen nedenlerden öldüğünü ortaya çıkartırken, yeri belirtilmemiş mezarlık alanları tespit etti.
Araştırmacılardan Amber Kostuchenk, kayıp çocuklara ilişkin bilgi toplamaya devam edildiğini ve inceleme için ihtiyaç duyulan 70 bin belgenin yalnızca yarısına sahip olduklarını bildirdi.
Belgelerin, pekçok çocuğun kötü muamele gördüğü, cinsel, fiziksel ve duygusal istismara maruz kaldığı, bazı çocukların ise ebeveynlerine bilgi verilmeksizin isimsiz mezarlara gömüldüğünü ortaya çıkardığı aktarıldı.
Çalışmayı yürüten David Schaepe’in okullardan sağ kurtulanlardan edindiği bilgilere göre, söz konusu okullarda çocuklar açlık, cinsel istismar gibi zulümlere maruz kaldı ve arkadaşlarının gizlice gömülmesine şahit oldu.
Mezar tespit çalışmaları 2021’de başladı
English River First Nation Yerli Bölgesi, mezar aramalarına Ağustos 2021’de başlamıştı.
Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu, okulda hokey sopasıyla ellerine vurulan çocuklar da dahil olmak üzere hayatta kalan mağdurların hikayelerini yayımlamıştı. Hayatta kalanlardan Mervin Mirasty, Komisyona hem kendisinin hem de erkek kardeşinin cinsel istismara uğradığını ifade etmişti.
CTV News’in haberine göre, 2016’da okuldaki eski bir yönetici, 1959’dan 1967’ye kadar erkek çocuklara yönelik istismardan suçlu bulunmuştu.
Öte yandan, 30 Haziran’da Sucker Creek First Nation Yerli Bölgesi’ndeki bir yatılı kilise okulunda 88 çocuk mezarı bulunduğu açıklanmıştı.
Kiliselerin yatılı okulları, asimile merkezi işlevi gördü
İlki 1840’ta Katolik Kilisesi tarafından Kanada hükümeti adına açılan ve sonuncusu 1997’de kapatılan yatılı kilise okulları, 150 binden fazla yerli çocuğun ailelerinden zorla koparılarak alıkonulduğu yerler olarak tarihe geçti.
Beyaz çoğunluğun hakim olduğu topluluklara “entegre edilmek için” zorla ailelerinden ve kültürlerinden uzaklaştırılan yerli çocukların büyük kısmının kötü muameleye maruz kaldığı, açlık ve soğuğun yanı sıra cinsel ve fiziksel tacize uğradığı hatta bazı çocukların üzerinde tıbbi deneyler yapıldığının belirlendiği öne sürüldü.
Yatılı kilise okullarında yaşanan trajedinin tüm boyutları ile ortaya çıkarılması için 2008’de Kanada’da Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu kuruldu.
Hayatta olan mağdurlardan 6 binden fazlasını dinleyen Komisyon, çalışmalarını 2015’te tamamladı ve yaşananları “kültürel soykırım” olarak tanımlayarak 4 bin sayfalık rapor yayımladı.
Bazı kaynaklarda kilise okullarında kalırken ölen çocukların sayısı 4 bin 200 olarak verilirken Komisyon’un raporunda, ölümlerin kilise yönetimlerince belgelenmemesi nedeniyle bu sayının 5 bin 995 olduğu kaydedildi.